Makamsal müziğin tek ve en önemli temsilcisi olan bu coğrafya, ritm adına da başka hiçbir kültüre nasip olmamış inanılmaz bir zenginliğe sahiptir…
Her ne kadar ritm deyince (Dünya genelinde), Latin ritmleri ve Latin enstrumanları gelse de (Congo-Bongo-Shaker-Tamborine vs..) bunlar hep 4/4lük ritm varyasyonlarıdır… Bizim ritm zenginliğinden anladığımız, ritmik bölünmeler, ve içine ÜÇLEME’lerin girdiği AKSAK ritmlerdir. İşte bunun cenneti Türkiyedir. Ve her ne kadar birileri ayırmaya çalışsa da, hem makamsal, hem de ritmik olarak, Türk Halk Müziği ile Klasik Türk Müziği et ve tırnak gibidir..
Kullanılan ritmlere baktığımızda, Müsemmenden tutun da (3+2+3) Raks Aksağına kadar (2+3+2+2), hayran olunası bir müştereklik söz konusudur. Hemen adı geçmişken, Bana Kara Diyen Dilber-Benim Adım Dertli Dolap gibi Türküler Müsemmen’e, Giresun Karşılaması-Entarisi Ala Benziyor veyâ İstanbuldan Üsküdara Yol gider gibi Türküler de Raks Aksağına örnek olabilir. Kullandığımız makamlar da, ritmler de Türk Müziği ile aynıdır… Fakat nasıl ki müzikâl tavır ve edebi formlarda YÖRE gerçeği karşımıza çıkıyorsa, ritmik karakteriyle de YÖRE gerçeği ayna gibi karşımızdadır… Kerkük deyince 10/8 lik ritm (Curcuna) kaçınılmazdır… Klasik Türk Müziğine baktığımızda, en çok kullanılan usüllerden biridir… Bunun daha ağır formu olan Aksak Semai(10/4) Saz Semâilerinin temel ritmidir. Azeri kökenli veya Terekemelerin yaşadığı Kars, Erzurum, Iğdır gibi bölgelerde, 6/8 ve 12/8lik Türküleri sıklıkla görürüz…
5-7-9 zamanlı usüller Karadenizi, 7 ve 9 Trakyayı, 9/8-9/4 ve 9/2 lik usüller, Ege ve Akdeniz bölgemizi sarıp sarmalamıştır. Hem Karşılamalarla, hem Zeybeklerle hem Tahtacı Semahlarıyla, hem de Tekes Hoplatmalarıyla…
Ne garip, Misget ayağı Türkülere baktığımızda 9 zamanlının sıklıkla tercih edildiğini görüyoruz… Hem Bilecikte, hem İçelde (Söğüdün Erenleri-Bir İncecik Duman Tüter-Bir Gemim Var Adalara Yaslanır-Şu Yüce Dağların Karı Eridi- Ceviz Arasında Vardır Evimiz-Mezar Arasında Harman Olur mu) vs…
Bir de ozanlarımızın ritmik tercihlerine bakalım… Orta anadolu bölgesinde Sivas veyâ Bozlak diyarında, 4/4 lük ritm hakimdir… Fakat Erzincan’a bir sayfa açmak lazım, çünkü 10 zamanlı usulü (3+3+2+2) en güzel kullanan ozanımız, Aşık Dâimi olmuştur… Âdeta bu onun imzası hâline gelmiştir… Güzel Gel Beri-Ezel Bahar Olmayınca-Yalan Dünya… Dünya Umruna Meylini Verme ve Böyle İkrar İlen adlı Türküler, bu hârika usül için örnek oluşturabilir.. İspanyollar bunun 12 zamanlı hâlini bir karakteristik hâline getirmişler. (3+3+2+2+2)…
Niye insan aksama ihtiyacı hisseder, ve niye bunu müziğine yansıtır?..
Aksamayan bir şey var mı?.. Simetrik olan bir şey var mı?.. Bizim zaman döngümüz bile simetrik değil, 29 Şubatta doğan biri 4 senede bir doğum günü kutluyor… Biz müziğimizle kutsanmış ve ödüllendirilmiş, geri kalan kısmıyla lânetlenmiş bir ırkız…